ÇOCUK VE ANNE İLİŞKİSİ, ÇOCUK İLE UYUMLANMA, ÇOCUĞU ANLAMA
Pa, 05/16/2021 - 14:05 tarihinde admin tarafından gönderildi

 

Çocuk ile Uyumlanma ve Mentalizasyon Nedir?

Mentalizasyon ve uyumlanma birbirleriyle iç içe kavramlardır. Uyumlanma, bakım verenin çocuğun iç dünyasındaki duygu durumlarını tanıması, kendini onun yerine koyabilmesi olarak tanımlanabilir. Bunu yapabilmek için bakım verenin en başta kendi duygu durumlarını tanıyabilmesi ve düzenleyebilmesi gereklidir. Kendi duygularını tanıyıp düzenleyebilen kişi, çocuğunkini de tanıyabilir ve bu da aralarında güvenli bağlanma gerçekleşmesini sağlar. Bunun için bakım verenin mentalizasyon kapasitesinin gelişmiş olması gereklidir.

Mentalizasyon “kişinin kendisindeki ve başkalarındaki inançlar, niyetler, duygular, motivasyonlar gibi duygusal ve düşünsel süreçleri kavrayabilme, bunları birbiriyle ilişkilendirebilme ve buna göre davranabilme becerisi” olarak tanımlanmaktadır. Örneğin, “Annem hayatının o döneminde oldukça stresliydi, bu yüzden bana ve kardeşime gereken ilgi dolu vakti ayıramadı” düşüncesi, davranışın altında yatan zihinsel durumları anlamaya çalıştığından, mentalizasyon becerisine bir örnek olabilir. 

Mentalizasyon kapasitesi gelişmiş olan bireyler, çocuğuyla daha kolay uyumlanacağı gibi çocuğunun mentalizasyon kapasitesinin gelişmesini de kolaylaştırır. Çocuklarda mentalizasyonun gelişmesini sağlayan bir diğer etmen bakım verenle çocuk arasındaki erken dönem ilişkileridir. Ayrıca kardeşi olan çocukların kardeşi olmayanlara göre daha fazla mentalizasyon kapasiteleri olduğu da çalışmalarca gösterilmiştir. Oyun oynamak, bakım verenin çocuğa kitap okuması da mentalizasyon kapasitesini geliştiren diğer etmenlerdir. Öte yandan, mentalizasyon kapasitesinin gelişmemesi çocuğun duygu düzenlemesinde zorluk yaşaması ve bağımlılık gibi sorunlar yaratabilir. 

Peki, bakım verenin mentalizasyon kapasitesinin zaten gelişmiş olduğunu varsayalım. Bu durumda çocukla uyumlanmak için neler yapılabilir? Çocukla uyumlanma, çocuğun doğumuyla başlar. Bu yüzden temel ihtiyaçları olan içtenlik, yemek, uyku, sevgi ve güvenliği karşılıyor olmak uyumlanmanın ilk adımı olabilir. Ayrıca bu dönemde çocuğun davranışlarıyla verdiği mesajları anlayabilmek önemlidir. Çocuğu ilgiyle dinlemek, söylediklerine dikkat etmek, sözlere ek olarak ses tonunun ve beden dilinin anlattıklarını fark etmek iletişimi ve bakım veren çocuk arasındaki bağı güçlendirir. 

Bakım veren ve çocuk arasındaki uyumlanma, çocuğun duygusal gelişimi için önemlidir.  Bu sebeple çocuğun duygularına, arzularına ve ihtiyaçlarına özen göstermek gerekir. Çocuklar, duygularını anlamak için size ihtiyaç duyarlar. Duygularını anlamalarına yardımcı olmak için yansıtma yapabilir ve duyguları adlandırabilirsiniz. Örneğin yere düşüp ağlayan çocuğa, “Ah! Canın acıdı.” diyerek onun hissettiği şeyi yansıtabilirsiniz. Bunu yapmanız, ilerleyen yaşlarda daha karmaşık duyguları ifade etmekte onlara yardımcı olur. Öte yandan masallar ve öyküler, duygusal zekanın ve iletişim becerilerinin gelişmesi açısından oldukça faydalıdır. Çocuğun hikayeyi dinlerken karakterle empati kurması, gerçek hayatta diğerlerinin nasıl hissettiğini ve neler tecrübe ettiğini anlamasını kolaylaştırır. 

Çocuk iyi biri iş çıkardığında bunu fark etmek, sonucu değil çabasını takdir etmek, çocuğun özsaygı ve özgüven geliştirmesine yardımcı olacaktır. Çocuk için sınır belirlemek de onun kendini güvende hissetmesini sağlayacaktır. Sınır belirlerken dikkat etmeniz gereken şey, çocuğu değil belli hareketleri sınırlandığınızı aklınızdan çıkarmamaktır. Evet, çocuklar kurallara ve tutarlılığa ihtiyaç duyarlar ancak burada kastettiğimiz kurallar sizin beklentilerinizin karşılanmasına yönelik kurallar değildir. Örneğin yemek yemek bir kural olabilir ama yemek yerken bir yandan elinde tuttuğu en sevdiği oyuncağını elinden bırakmasını talep etmek sizin beklentinizdir. Kurallar ihlal edildiğinde neyi yanlış yaptığını net bir şekilde söylemek ve bunun neden kabul edilemez olduğunu anlatmak gereklidir. 

Son olarak, endişelerinizi bırakmak, çocuğunuza kişisel alanlar, özgür ve sınırlandırılmamış oyun zamanları ve kendileriyle kalabilecekleri sessiz zamanlar yaratmak, çocuğuyla uyumlanmış bir ebeveyn olmanıza yardımcı olacaktır. Unutmayın ki çocuklar, ebeveynleri onların keşfedeceklerine, deneyimleyeceklerine ve büyüyeceklerine güvendiklerinde kendilerini daha güvende hisseder ve gelişebilirler.

 

Sevgiler,

Psk.İyem Çiftci

İletişim: [email protected]



Kaynakça

Allen, J. G., & Fonagy, P. (Eds.). (2006). The handbook of mentalization-based treatment. John Wiley & Sons.

Bedenleşmiş uyumlanma nedir? (b.t.). Integral Somatic Psychology. https://www.somatikdeneyimleme.com/wp-content/uploads/2020/02/What-is-Emo-Attunement-Bedenles%CC%A7mis%CC%A7-Uyumlanma-Nedir-GS.pdf

Duman, N., & Oral,G. (2018). Peri masalları ve çizgi animasyon filmlerindeki zihin durumlarının incelenmesi. Yaşam Becerileri Psikoloji Dergisi2(3), 113-126.

Sethre-Hofstad, L., Stansbury, K., & Rice, M. A. (2002). Attunement of maternal and child adrenocortical response to child challenge. Psychoneuroendocrinology27(6), 731-747.

The power of attunement. (b.t.). Child Development Institute. https://cdikids.org/autism/power-attunement/

Mouton, X. (2018). Photo of mother and child beside body of water [Fotoğraf]. https://unsplash.com/photos/ry_sD0P1ZL0