ÇOCUK MERKEZLİ OYUN TERAPİSİ
Çar, 10/13/2021 - 13:56 tarihinde admin tarafından gönderildi

Biz yetişkinler için önemi göz ardı ediliyor olsa da çocuklar için ciddi bir uğraş olan oyun, aynı zamanda bir eğlence ve öğrenme kaynağıdır. Çocuklar vakitlerinin büyük çoğunluğunu oyun ile geçirirler. Oyun dünyada çocuklar var olduğundan beri var olan bir olgudur. Oyun çocuklar için doğal bir süreçtir ve çocuk denildiğinde akla oyun gelmektedir.

 Bir ülkede sağlıklı ve verimli bir toplum oluşturulmak isteniyorsa çocukları duygusal, bilişsel ve fiziksel anlamda bir bütün olarak ele alıp evrensel değerlerle yetiştiren eğitim çalışmalarına ağırlık verilmesi gerekmektedir. Bir ülkenin çocuklarına verdiği değer onlar için yaptığı çalışmalardan anlaşılır. Çocukların davranışsal, sosyal ve duygusal eksikliklerini giderebilmek, bu yönlerini geliştirmek için birçok yaklaşım kullanılır. Bu yaklaşımlardan biri de oyun terapisidir. 

Oyun terapisi çocukların problemlerini hem tanımlamak hem de çözmek için onlara yardımcı olmayı hedefler. Çocuklar yetişkin bireylerin küçük bir kopyası değildir. Zihinsel becerileri, öğrenme yöntemleri etrafındaki olaylara yönelik bakış açıları yetişkin bireylerden çok farklıdır. Yetişkin bireyler terapi sürecinde problemlerini konuşarak anlatır, çocuklar ise duygu ve düşüncelerini, problemlerini oyunların içeriğinde verdikleri tepkiler ile anlatır.

Oyun çocuğun doğal bir iletişim dili olduğu gibi çocuğa birçok katkı sağlar. Murphy, oyunun çocukların kim olduğunu anlamaya katkı sağladığını, keşif yapmasına vesile olduğunu, sözcük dağarcığını güçlendirdiğini ve ilişkilerini geliştirdiğine değinmiştir. Bunun yanında çocuklar oyunda birçok karmaşık becerileri de öğrenmektedir. Oyunun çocuk gelişiminde aldığı gıdalar kadar önemli bir yer tuttuğuna inanmaktadır.

Çocuklar oyun terapisi sürecinde oyuncaklarla duygu ve ihtiyaçlarını ifade ederler. Çocuklar oyun terapisinde dil becerisinin yerine sembolik oyun yeteneklerini kullanırlar. ÇMOT’de problem yerine çocuk, geçmiş yerine şu an, düşünce ve hareketler yerine duygular, açıklama yerine anlayış, düzeltme yerine kabullenme önemlidir. Terapist komut vermesi yerine çocuğun terapötik süreci yönetmesi esastır. Değişim için ana güç terapistin bilgisi değil, çocuğun içsel kaynakları ve bilgeliğidir. Çocuk oyun terapisi sürecinde kendi iç dünyasını da keşfeder. Oyun sürecinde kurulan ilişki de çocukta iyileşme ve gelişme olmasına da yardım eder. Oyun yolu ile çocuk geçmiş travmatik yaşantılarını da deneyimler ve böylece bir duygusal boşalma sağlar. Ayrıca terapötik sınırlar çocuğun kendini kontrol etmesine imkan sunar. 

Oyunun eğitim amaçlı kullanımı 1900’lü yıllarda olmuştur. Çocukların beden terbiyesi için kullanılan oyun, terapi yaklaşımlarının gelişmesi ile birlikte çocuk terapilerinde de yaygın olarak kullanılmaya başlamıştır. 

Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından belirlenen çocukluk dönemi ruhsal bozuklukların tedavisinde oyun terapisi etkili bir yöntemdir. Çocuk Merkezli Oyun Terapisi (ÇMOT) 

3-12 yaş arası çocuklara uygulanmaktadır.  Türkiye’de oyun terapisinin kullanımı ise yenidir. Bu alanda özellikle 2000’li yılların sonunda önemli gelişmeler kaydedilmiştir. 

Çocuk Merkezli Oyun Terapisi (ÇMOT) temellerini Carl Rogers’in Danışan Merkezli Terapisinden almıştır. Carl Rogers’in prensipleri Virginia Axline tarafından 1940’lı yılların sonunda oyun terapisine uyarlanmıştır. Önceleri yönlendirici olmayan oyun terapisi adı ile bilinen bu terapide çocuğu değiştirmek ve kontrol etmek gibi bir amaç yoktur. Bu yaklaşımda amaç çocuğun kendi davranışlarının farkına varmasını sağlamak ve kendini yönetmesine izin vermektir.

 Bu nedenle terapide asıl olan ilişkidir. Axline 1969 yılında çocuk ve terapist arasındaki ilişkiyi geliştirecek temel 8 prensip belirlemiştir. 

  • Terapist çocukla gerçekten ilgilenir ve onunla sıcak, samimi bir ilişki kurar.
  • Terapist çocuğu olduğu gibi kabul eder.
  • Terapist ilişkide güven ve müsamaha hissettirir. Böylece çocuk kendini tamamen ifade etme özgürlüğüne kavuşmuş olur. 
  • Terapist çocuğun duygularına karşı oldukça duyarlıdır ve çocuğun duygularını onun davranışına dair içgörü kazandıracak şekilde çocuğa geri yansıtır.
  • Terapist, çocukta sorumlu hareket etme kapasitesinin olduğuna derinden inanır. Seçim yapma ve değişim başlatma sorumluluğu çocuğundur. 
  • Terapist çocuğun iç yönlendirmesine güvenir, ilişkinin her alanını yönetmesine izin verir.
  • Terapist, terapötik sürecin doğal ilerleyişini kabul eder ve terapi sürecini hızlandırmaya, yönlendirmeye çalışmaz.
  • Terapist,  terapi ile gerçek dünya arasında bağ kurmak ve çocuğun sorumluluğunun farkına varmasına yardımcı olacak terapötik sınırlar koyar. 

Axline tarafından temelleri atılan ÇMOT daha sonra Garry Landreth tarafından daha sistematik hale getirilmiştir. ÇMOT çocuğun problemleri yerine ilişkiye odaklanmayı tercih eder. Bu ilişkinin çocuğun iyileştirme gücünü harekete geçireceğine inanır. Çocuk iyileşmeyi özenle hazırlanmış oyun terapi odasındaki oyuncaklar yolu ile gerçekleştirir. Çocuğun hangi oyuncağı seçip, hangi oyunu oynayacağı tamamen çocukça belirlenir. Çocuğun içinden gelen oyun yönlendirmesinin, terapistin dışarıdan sunacağı yönlendirmeden daha faydalı olacağına inanılır.

ÇMOT genel olarak 3 -12  yaş arasındaki çocuklarda kullanılır. Otizm, zeka ile ilgili sorunlar dışında pek çok durumda etkilidir.

ÇOCUK MERKEZLİ OYUN TERAPİSİ (ÇMOT) HANGİ DURUMLARDA KULLANILIR?

  • Boşanmış ailelerin çocuklarına,
  • Evlat edinilmiş veya terk edilmiş çocuklara,
  • Aile içi şiddet gören çocuklara,
  • Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite tanısı almış çocuklara,
  • Akran zorbalığı yaşayan çocuklara,
  • Kaygı, korku ve fobileri olan çocuklara,
  • Gelişimsel bozukluğu olan çocuklarda, 
  • Bağlanma problemleri yaşayan çocuklarda,
  • Kardeş kıskançlığı yaşayan çocuklara,
  • Kayıp ve yas yaşayan çocuklara,
  • Duygusal, fiziksel ve cinsel tacize uğramış çocuklara,
  • İçe çekilmiş ve sürekli mutsuz çocuklara,
  • Uyku Bozukluğu olan çocuklara,
  • Öfke Problemi yaşayan çocuklara,
  • Konuşma bozukluğu olan çocuklara (kekemelik, tekrarlayıcı bebek konuşması)
  • Ergenlikte Yaşanan ciddi travmalar ve bağlanma problemleri 
  • Akut travma 
  • Karşı olma / karşı gelme bozukluğu 
  • Alt ıslatma problemi yaşayan çocuklara uygulanmaktadır.

 

ÇOCUK MERKEZLİ OYUN TERAPİSİ (ÇMOT) KAÇ SEANS SÜRMEKTEDİR?

Oyun Terapisinin ne kadar sürmesi gerektiğiyle alakalı kesin bir süre bulunmamaktadır. Bu süre çocuğun probleminin türü, geçmiş öyküsü, gelişimsel özellikleri, kendi iyileşme temposu ve ailenin sürece düzenli katılımı gibi faktörlerden etkilenmektedir. Ancak ortalama seans sayısı 10 ile 18 arasında arasında değişebilmektedir.

ÇOCUK MERKEZLİ OYUN TERAPİSİNİN (ÇMOT) FAYDALARI NELERDİR?

Çocuk Merkezli Oyun Terapisi (ÇMOT) çocuklar için tamamen güçlendirici bir yaklaşımdır. Bu yaklaşım;

  • Çocukların duygularını daha iyi anlamaları,
  • İhtiyaçlarının karşılanması için duygularını ifade etmeleri,
  • Problem çözme becerilerinin gelişimi,
  • Sorunlu davranışın azalması,
  • Çatışmalarla başa çıkma ve seslerini duyurmaları,
  • Öz güvenlerinin artması ve öz kontrolün gelişmesi gibi birçok olumlu sonuçlar sağlamaktadır.

Bütün bu yararlı etkilerinin yanı sıra oyunun çocuğun dünyasında ne kadar doğal bir süreç olduğunu Oyun terapisti Garry Landreth şu sözü ile bizlere anlatmak istemiştir.

“Kuşlar uçar, balıklar yüzer ve çocuklar oynar.”

Landreth



Psikolog

Mürüvvet Deniz Yıldırım 



 

Kaynakça

Teber, M. (2015). Çocuk Merkezli Oyun Terapisinin Çocuklarda Görülen Davranış Sorunlarının Çözümüne Etkisi. (Yüksek Lisans tezi). Hasan Kalyoncu Üniversitesi, Gaziantep.

 

      Türe, E., Barut,Y. (2020). Türkiye’de yapılan oyun terapisi çalışmalarının incelenmesi. Yaşam Becerileri Psikoloji Dergisi, 2020; 4(8), 127-138.

 

Uğur-Kural, Tuncel B. (2020). Çocuk- Merkezli Oyun Terapisi. Çınar Matbaacılık ve                       yayıncılık, İstanbul