Çocuklarda Öfke ve Saldırganlık
Sa, 03/19/2024 - 14:01 tarihinde admin tarafından gönderildi

 

Bazen çocuklarda sebebini bilemediğimiz öfke krizlerini, tutturmalar, inatlaşmalar şeklinde ya da ortamda çocuğu öfkelendirecek bir şey olduysa da bu öfkenin çok yoğun ve aşırı yaşanması şeklinde gözlemleriz. Bu öfke krizleri çocuğun gelişim döneminine uygun,  beklenen bir döngü (örneğin 2.5-3 yaş krizleri) olabileceği gibi çocuğun yaşamında genel bir davranış olarak da görülebilmektedir. 

Elbette her duruma karşı çıkan, bağıran, ağlayan veya belki de size, kendine veya çevresine saldıran bir çocukla gün içinde sürekli kalmak ebeveynler için de yorucu ve tüketen bir durumdur. Bu tür durumlarda yapılacak ilk adım öfkenin sebebini ve ona kaynaklık eden şeyleri anlamaktır. Yani aslında çocuğun bir ihtiyacını göstermek adına bu yola başvurduğunu anlamamız önemlidir. Örneğin okulda çok uyumlu olan çocuğumuz evde bizlerle sürekli bir öfke patlaması yaşayabilir. Kimi zaman okul saatlerinde kurallara uymak için kendini zorlayan çocuk, evdeki sakin ve güvenli ortama geçtiğinde bir anda tuttuğu tüm enerjisini bırakabilir inatlaşmalar ve sebebini anlayamadığımız ağlama krizleri bu nedenle gerçekleşiyor olabilir.

Çocukların anlam veremediğimiz öfke davranışlarında bir diğer ihtiyaç da, çocuğun sevgi ve ilgiye olan ihtiyacı olabilir. Bazı durumlarda hayat koşturmacasında, düzenimiz değiştiğinde, birlikte geçirdiğimiz vakitler azaldığında bu ihtiyacı karşılanamayan çocuk tepkisini öfke yoluyla gösterebilir. Öfke duyulmak için ailede de kullanılan bir dil olabilir. 

Öfke ve saldırganlığı arttıran diğer unsurlardan bazıları, ekrana aşırı maruz kalmak, içeriği denetlenmemiş ve agresyonu arttıracak oyunlar ve videolar izlemek olarak gösterilebilir. 

Kardeş kavgalarında, paylaşamamalarda veya özellikle yaşı daha büyük olan ve artık “abi” veya “abla” gibi davranması istenen çocuklarda da çocuğun haksızlığa uğradığı ve sınırlarını korumak istediği durumlarda öfke duygusu görülebilir. 

Öfke duygusunun çıkmasının normal olduğunu unutmamalıyız. Asıl önemli olan her duygunun bir işlevi olduğunu fark etmek ve öfkenin arkasındaki asıl ihtiyacı görmeye çalışmaktır. Aynı zamanda öfkenin ve saldırganlığın “öğrenilebileceğini” de unutmamak gerekir. Argo kelimelerin, küfürlerin ve vurma davranışları bazen parklarda veya oyun gruplarında, çocuğun sosyal ortamlarında diğer çocuklardan veya diğer aile büyüklerinden öğrenilebilmektedir. Bu türden sözleri tatlı veya komik bulmak, gülmek bir nevi onaylamak anlamına geldiğinden çocukta bu söylemler pekişecek ve devam edecektir. 

Öyleyse izlememiz gereken adımlar şöyle sıralanabilir:

  • Öfkenin kaynağını, artış varsa ne gibi değişimlerden sonra yaşandığını bulmak, gözlem yapmak
  • Öfkenin arkasındaki asıl ihtiyacı belirlemek, duyguların ipucu olduğunu hatırlamak
  • Öfkeyi pekiştirecek tutumlarımızı kesmek, evimizde kurallar belirlemek
  • Çocuğun öfkesini kontrol edebildiği her durumda övgü ve takdirle iyi davranışın pekiştirilmesi
  • Davranışın devamlılığı halinde bir uzmana başvurarak gerekli psikolojik desteği almak

Daha fazla kaynak için:

Ağlamalar ve Öfke nöbetleri – anne baba akademisi yayınları

Öfkelendiğinde – Edam yayınları

Senin kovan ne kadar dolu- Butik yayınevi

Öfkemle nasıl başa çıkabilirim- Gergedan yayınları

 

Psk. Kübra Çetin

Daha fazla bilgi ve iletişim için: [email protected]