Çocuk içinde yaşadığı dünyayı oyunla öğrenir. Oyun çocuğun en önemli uğraşı, gelişimini etkileyen hayati ihtiyaçlarından biridir. Yemek yeme, uyku kadar önemlidir. Doğdukları andan itibaren çocuklar oyun oynar. Yeni doğan bebeğin oyuncağı kendi bedenidir. Eline bakar, elini ağzına götürür, elini bir yere vurur… Çevresindeki dünyayı duyu organları yoluyla tanımaya çalışır. Bu dönem iki yaşında biter. İki yaştan yedi yaşına kadar olan dönem simgesel oyun dönemidir. Bu dönemde çocuk hareketlerle dünyayı tanımaya çalışır. Dil becerilerinin de gelişmeye başlamasıyla dramatik oyunlar ön plana çıkar. Çocuk mış gibi yapar. Doktor’ muş, öğretmen’miş gibi davranır. Bir sopayla at’mış gibi oynar.
Oyun çocuğun, öğrenmesine, yaratıcılığının gelişimine, deneyim kazanmasına, iletişim kurmasına, duygularını ifade etmesine, sıkıntılarını atmasına, mutlu olmasına ve eğlenceli vakit geçirmesine olanak sağlar. Çocuğun tüm gelişim alanlarını destekleyen etkinliklerin tümü olarak da ifade edilip özetlenebilir.
Anne- baba- çocuk ilişkisinin sağlıklı ve nitelikli olmasında oyunun önemi büyüktür. Ebeveynler çocuklarıyla oldukları zaman içinde birlikte hoş vakit geçirdikleri zamanlar yaratmalıdırlar. Çocuk anne babasının kendisini sevdiğini hissetmek için onunla vakit geçirmeye ihtiyaç duyar. Ebeveynler özellikle okul öncesi çocuğuna en güzel seni seviyorum mesajını onunla birlikte keyifli zaman geçirerek verebilirler.
Çocuğumuzla birlikte oyun oynarken ona şu mesajları iletiriz.
- Ben senin için buradayım.
- Seni işitiyorum.
- Seni anlıyorum.
- Seni önemsiyorum.
Yetişkinler konuşur çocuklar oynar. Yetişkinler sözcükleri, çocuklar oyuncaklarını kullanır….